Salı, Aralık 18, 2018

Gün ki

Yaz günü içtiğim chai latte yudumları
Ağustosun sıcağına rağmen boğazımı rahatlatan ılıklığı
Teyzemin sihirli tarifi ve şefkatli dokunuşu
Tılsımlı bir dünyaya çabasızca açtığı kocaman kapılar
Sırılsıklam terimle akıp giden üzüntüm
Ve kafesinden çıkmak istercesine atan sıkışıp kurumuş kalbim
İlk yağmur damlalarını çağıran çöl kuraklığı
Gün doğmadan karanlığın karasına gömülen gece
Gün doğumunda seyrettiğim uçsuz bucaksız Deniz
Ve Denizin içinde çakıp kurtulan Güneş ışınları
Bulunan çıkış yolu
Ve geleceğe dair hayaller
Ve içimde yeşeren umut
Gün bugün
Çok karanlık günün sonuncusu
Yeni aydınlanma döneminin ilk günü
Merhaba yeni hayat
Şerefine içiyorum çayımı

Pazartesi, Kasım 19, 2018

Rüya

Yeni günün şafağında
Denize bakıyorum
Önüm ve sol yanım sonsuzca süt liman
Saçlarımda tuzlu bir esinti
Lakin tatlı bir serinlikte
Yüksekteyim, ferahta, ve huzurda
Güzel bir manzaranın ev sahibiyim
Bağımsız ve kendinden emin
Annem yanımda, ama uykuda
Ben aslında yalnızım beraberliğin içinde
Ama mutsuz değilim
Umut doluyum
Günün ışığı dalgaların arasına saplanmış
Bi bıçak gibi
Keskin ve yakıcı
Bir an zaman duruyor
Ve ışık denizin derininden zorlanarak çıkıyor
Ve ben şahitlik ediyorum
Sadece ben
Biliyorum ki o kesikten
Işık fışkıracak
Kanatlanmanın arifesindeyim
Güvendeyim ve beklemedeyim
Hikmetine ermek için

Perşembe, Kasım 15, 2018

Dönüşüm

içimde bir enerji
sanki içimde birikmiş
sıkışmış
biraz heyecan
biraz kaygı
biraz endişe ve pişmanlık
geçen dakikaların
diyalogların
sorgulandığı
keşkelerin
değersizlik
ve kusurluluk hislerinin 
paçalarıma yapıştığı
ben kaçtıkça kovalayan
gelme dedikçe gelen
yapışkan hisler
görünmez kanatlarımın
ağırlığıyla ağırlaşan ellerim
aklım bu kadar kaygıya çalışırken
varlığını unutuyor
halbuki hatırlamalıyım
bildiklerimi
değerimi
yapabileceklerimi
ve elimdekileri
Bildiğimden
Emin olduğumdan
Güç alacağım
Menzilimden
Yön alacağım
Yapabileceklerimden ışık alacağım
Ve bunları bulabilmek için
Kendime, kalbime döneceğim

Çarşamba, Kasım 07, 2018

Hüzünden Uyanış

Biz büyüdük
Ve kirlendi dünya
Eskittik heyecanlarımızı
Yıprattık çocuk ruhumuzu
Kirlettik o güzel duyguları
Hayat geldi masumiyetimizin üstüne
Sıkıntılar geldi
Kendimiz olmaktan çıktık
En çok “biz”den yedik
Biricikti halbuki eşsiz aşkımız
Kendi ellerimizle mahvettik
Issızlığın ortasına bıraktık
Balçığın dibine buladık
Şimdi de arıyoruz
Nerde o saf masum duygular
Nerde o lekesiz doğal akış
Nerde herşeyi unutup anda kaybolduğumuz günler
Gençtik, umutluyduk ve mutlu
Önce mutluluk sonra gençlik sonra da umut kaydı sanki ellerimizden
Elde tek kalan ve aslında tek varolan
“Şimdi”
İyisiyle kötüsüyle
Ve tüm potansiyeliyle
Bizim onu dönüştürebileceklerimizle sınırlı
Yani aslında sınırsız
Tozlu paslı puslu
Ama sonsuz olasılıklı
“Şimdi”

Pazartesi, Kasım 05, 2018

Yeni

İç sıkıntısının diplerinde
Dip olmayan, acıtmayan
Karanlık olmayan bir yer buldum
Korkumla yalnızlığımı kabul ettiğim
“Peki o zaman” dediğim
Ve masadan kalktığım bir yer
Midemdeki kramplar durdu
Yerini hissiz rahat bir boşluk aldı
Hayır olsun
Sanki yeni bir dönem başladı

Çarşamba, Ekim 31, 2018

Umut

Gecelerde gelen ilham meleklerim
Gün ışığında görünen melek kanatlarım
Derin ve ürkütücü rüya kesitlerim
Ummadığım yerlerde ruh yoldaşlarım
Gözlerinin pırıltısında bir ömürlük coşku
Güzel kızım, gülüşünde umudun her tonu
Olgunlaşma çağı mı bu
Kızımla büyüme fırsatı mı
Her koşulda çarklar dönüyor
Dişliler birer birer yerine oturuyor
Yarın tüm ihtişamıyla bizleri bekliyor


Dip

İçimde sessiz haykırışlar
Ciğerimin dibini tutmuş ızdıraplar
Yorgun gözlerim uyuyamaz olmuş
Kalbim ağır külçe gibi
Biriz sanarken tekmişiz
Karardayız sanarken itilaftayız
Müttefiğiz sanarken savaştayız
Çok yoruldum sözlerimin duvarlara hapsolmasından
İçimin uzun gecelerde kan ağlamasından
Diplerden sonlardan
Olamayışlardan
Yapamayışlardan
Olur sanıp da olduramayışlardan
Bir an çınar gibi dimdik
Bir an kuru bir yaprak gibi çelimsiz
Bir an gece gibi karanlık
İçimde ürkütücü bir yalnızlık
İnsanlar
Ve hikayeleri
Ve merak
Ve hüzün
Anlamsız kuytularda
Hüzünlü bir iç çekiş
Sesimi duyanı ararken
Sesimin çıkamadığı bir karabasan
Yargılarla örülmüş bir zindan
Onaysızlığın her anında yeniden yanan
Bir yangın, bir çaresizlik ve keder harabesi
Eylemsizlikle donmuş bir ruhun hezimeti



Cuma, Eylül 21, 2018

İsyan

Birlikteyken özlemek
Bakarken görmemek
Dinlerken duymamak
Ellerimiz gözlerimiz dudaklarımız
Mühürlenmiş sanki
Ayaklarımızda prangalar
Kıpırdayamıyoruz
Ölmedik ama
Yaşamıyoruz da
Hayal kırıklığı
Vazgeçişler
Ve kesif bir durgunluk
Hayat akıyor
İnsanlar yaşıyor da biz
Mahrum mahsun
İzliyoruz
Suyun bendini kırıp
Taşma zamanı
Tüm engelleri
Aşma zamanı
İçimize dönüp
Durmamacasına
Koşma zamanı

Çarşamba, Eylül 19, 2018

Gam

Derin bir keder,
Delici bir baş ağrısı.
Merak edilmeyen sözlerle dolu zihnim
Önemsenmeyen hislerle dolu kalbim
Eski neşemden eser yok
Bir tatsızlık dilimde
Kuruyup gidiyor sanki gençlik yaşlarım
Ben ne anlıyorum bu olup bitenden?
Bu yalnızlıktan
Bu üzüntüden?
Keşke bilebilsem neden bu sıkıntı tekerrür eden
Maalesef yeni değil
Coşkuyla istenen gönlümün 
Küsüp, donup sustuğu
Sevgimin ve kalbimin
Pul olup düştüğü
Bir dönem ki
Buhran dolu
Allahım sen yardım et
Anlamamıza
Onarmamıza
Ve can parçamızı kurtarmamıza

Cumartesi, Eylül 08, 2018

Zarif ve Özgür

İçimde
Yeni günlerin hayalleri
Eski günlerin hüzünleri
Ve buruk neşeleri
Birbirine karışıyor
Hınçla yok edilmiş
Tüm hatıralar
Arafta kalmış hayaletler gibi
Zihnimin arka odalarından çıkıyor
Geçmiş günlerin üzüntüleri
Kalp sızıları
Sanki dünmüş gibi
Hortluyorlar derinlerden
Ve acıtıyorlar yeniden

Geçer elbet
Bu da geçer
Tortular temizlenir
Yarım kalanlar tamamlanır
Susulmuşlar konuşulur
Kozanın içindeki yalnız günlerin
Elbet biter, dışarı süzülürsün
Kendini çirkin ve sürüngen
Bir tırtıl sanarken
Zarif ve özgür
Bir kelebeğe dönüşürsün

Çarşamba, Eylül 05, 2018

Önce Sonra

Amazonlar
Önce arınmayı
Sonra yükselmeyi
Ve tamamlanmayı seçiyor
Hayat
Önce yormayı
Sersemletmeyi
Sonra büyütmeyi seviyor
Aşk
Önce heyecanı
Sonra dinginliği 
Ve bütünleşmeyi öğretiyor
Mutluluk
Önce üzülmeyi
Sonra iyileşmeyi
Ve şükretmeyi gösteriyor
Ve sen
Önce coşkuyu
Zorlukları aşmayı
İçine kapanmayı
Savaşmayı
Sonra farkedip,
İçin için özleyip
Barışmayı anlatıyorsun.



Pazartesi, Eylül 03, 2018

Karahindiba Çiçekleri

Sabırla çözeceksin düğümleri
Sessizce
Üzmeden sevdiklerini
Bulutlar geçecek gözlerinden
Ama eksilmeyecek gülümsemen
Dik duracaksın hayata
Gardını düşüren her ne varsa
Yollar bitmeyecek bazen
Gün doğmayacak sanki
Ama en umutsuz anında gelecek
Biliyorsun
Düşlerinin renkleri
İyilik melekleri
Kanatlarında
Karahindiba çiçekleri



Pazartesi, Ağustos 13, 2018

Beklenmedik

Bir çocuğun masum heyecanında
Ağaçların rüzgarla sallanan dallarında
Serin bir yaz akşamında
Yaşama sevinci
Ummadığın birinin başarısında
Aniden döken yaz yağmurunda
Sevdiğinin sürpriz yapışında
Yaşama sevinci
Tanımadığın birinin gülümsemesinde
Amorti çıkan piyango biletinde
Radyoda çalan eski bir melodide
Ve çok düşünmeyişinde
Yaşama sevinci
Yavaşla, dur ve dinle
Kalbinin sesinde
İçindeki çocuğun neşesinde
Ve kızının gözlerinde
Yaşama sevinci

Cuma, Temmuz 27, 2018

Şerefe

Şiir sanki şarap gibi
Kelime kelime damıtıp
Ahşap kutulara kapatıp
Kuytularda saklıyorsun
Arada sırada
Açıp havalandırıp
Tadına bakıyorsun
Birkaç kelime eksiltip
Birkaç kelime ekliyorsun
İyice mayalanıp kıvam aldığında
Fikirlerin tüm sadeliğiyle
Çıplak kaldığında
Kadehini kaldırıp dolunayına
Yudum yudum içiyorsun.

Deniz ve Uyum

Pamuk pamuk bulutlar
Dizildiniz göğüme
Ve yemyeşil ağaçlar
Gölge ettiniz yüreğime
Bir de masmavi deniz uzansa
Şöyle yanıbaşınıza
Mavisinde bulsam huzuru
Dalgasında ahenkle uyumu
Zaten mutluluk dediğimiz
Hayata uyumu anlatmıyor mu?

Perşembe, Temmuz 26, 2018

Kalp Sızısı

Yürüdüğün güvenli yolda
Çukura denk gelirsin de
Ayağın boşa çıkar
Bir anda korkuyla karışık
Sıkıntılı bir şaşkınlık
Ben o anlarda yalnız hissederim
Uykudaki düşme hissi gibi
Anlık bir hayal kırıklığı
Ve dahi bir yalnızlık
Hayat bazen böyle sever
Bazen de tokatlar insanı
Durup bakarsın ki kucağında
Kocaman bir hayal kırıklığı
Ve göğsünde ince bir kalp sızısı

Pazartesi, Temmuz 23, 2018

Bulutlar

Bu aralar
Gri bulutlarım sık ziyarete geliyor
Yanlış yerdesin
Yanlış yoldasın
Der gibi.
Bense onların gelişini yadırgayıp,
Kendimi hırpalayıp,
Suçlu hissediyorum;
Kalbimin ağırlaşması,
Zihnimin bulanması,
Hevesimin azalması
Suçmuş gibi.
Mutlu ve coşkulu olmak
Görevmiş gibi.
Ama kendimi ve bulutlarımı
Bıraktıkça açıyor güneşlerim,
Sessizce durup kalbimi dinledikçe
Aydınlanıyor parmak uçlarım.
Özgürlüğümün peşinden giderken
Parlıyor yıldızlarım,
Ve boynuma sarılıyor
Gülümsememi ışıldatan
Çocuksu coşkularım.

İçin karanlıktaysa
Ve aklın karıştıysa
Mutluluğun azalıp
Soru işaretlerin arttıysa
Elindeki neyse bırak,
Sokağa at kendini.
Adımlarında bulacaksın
Kederinin panzehirini.
Yok, olmuyor mu?
Kapat kitapı defteri,
Eline yapışan telefonu.
Al önüne beyaz bir kağıt
Başla yazmaya,
Düşünmeden ve durmadan,
Fikirlerini ve sözlerini
Aman ha sakın
Yargılamadan.
Kağıdın olsun sokağın
Ve kalemin arkadaşın;
Ferahlayacaksın,
Ve ferahladıkça belirecek
Bulutların ardından ışık hüzmelerin
Yolun, durakların ve hedefin...