Perşembe, Mayıs 20, 2010

erek

insanları anlamıyorum.
içi nefret ve kin dolu olan, kendine mi etrafına mı daha çok zarar verdiği belli olmayanlarını ise hiç anlamıyorum. neyin mücadelesidir verdikleri, koca bir soru işareti.

bütün bu gereksiz karmaşa yoruyor beni. işte o yorgunluğun boyumu geçtiği anlarda diliyorum ki; uzakta, çok uzakta olsam, tek başıma olsam. ama yalnız hissetmesem. derin, sessiz ve masumca huzurlu olsam. iki ışık hüzmesi arasından ılık rüzgar geçip yüzüme vursa. deniz kokusu, toprak kokusu, orman kokusu birbirine karışsa. önemsemesem, üzülmesem. içten içe çözsem anlamları, sorularıma cevap bulsam. kahkahalarla gülsem için için, ama dışım sadece gülümsese. sakince. sakin.

Hiç yorum yok: