Salı, Aralık 01, 2009

Uyan

siyah yelkenime dökerdim
mavili pembeli hayalleri
hüznümü hayallerime boğardım
alt ederdim her defasında kederi
aynadaki polyanna prangalardı
içerimdeki felaket tellalını
iyimserliğin kural koyanıydım

bir gece uyandım, ve koştum, çok koştum
boğazım yandı soğuktan
boş ve karanlık evlerde aradım
kimsesizlere sordum umutlanışlarımı
yok dediler, kayboldular ortalıktan
öylece kalakaldım

eskiyi ve eskidekileri arardım
uyku bulutumun kıvrımlarında
bilinçaltı sandıklarımda
herşeyin bir bir kayboluşuna kızardım
üzülürdüm değişimin tekelinde yaşadığıma
sonra uyandım, yanılgıma uyandım

zaman aynı hızla akıyordu
yani bana hızlı ona yavaş
insanlar ölüyordu ve umutlar doğuyordu
kuşlar aynı yöne göçüyordu bir telaş
değişen tek bir şey vardı
ben, zamanı tutmaya çalışmakla meşgul, canhıraş

Hiç yorum yok: